24 Aralık 2020 Perşembe

İYİ Parti’ye Katılımlar Devam Ediyor

 

İYİ Parti’ye Katılımlar Devam Ediyor

İYİ Patri Kastamonu İl Başkanlığı Sosal Medya hesabından yapılan açıklamalarda ;

”Merkez Şeyh Köyü Eski Muhtarı Mustafa ARPACI ve Merkez Karaş Köyü Sakinlerinden Mehmet TULUMOĞLU, Merkez EMİRLİ KÖYÜ Sakinlerinden Süleyman TİRAKİ, Merkez Dereberçin köyü gençlerinden Erdem ALARKAÇ ile Merkez Haydarlar köyünden Suat KÜÇÜKOĞLU İYİ’ ler Ailesine katılmıştır.

Partimize katılan genç kardeşlerimize ve üyelerimize rozetlerini il Başkanımız Sayın Mehmet ÇIVGIN taktı ve genclere İYİ’ ler ailesine katılımlarından dolayı Teşekkür etti.” denildi.

  

MHP Genel Başkan Yardımcısı Yönter’den Ballıdağ açıklaması, ‘Aygün ailesine teşekkür ederim’

 

MHP Genel Başkan Yardımcısı Yönter’den Ballıdağ açıklaması, ‘Aygün ailesine teşekkür ederim’

OGÜNhaber / Mücahit Ak – Uzman Çavuşların haklarını ısrarla savunduğu için TBMM’nin Uzman Çavuşu diye adlandırılan MHP Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili İzzet Ulvi Yönter, 15 yıldır atıl kalan Kastamonu Ballıdağ Hastanesi’nin yeniden hizmete girecek olmasının sevincini paylaştı.

‘Kurallara riayet edelim’
OGÜNHaber’e açıklamalar yapan Yönter, “Koronavirüs sürecinde özellikle vakalarında artmasıyla Hastanelerin ne kadar önemli olduğunu bir kez daha anladık. Hastanelerimiz vatandaşlarımıza hizmet vermeye devam ederken bizlere düşen görevlerde kurallara riayet etmek olacaktır” dedi.

‘Kastamonu kaledir’
Kastamonu’nun kahramanlığına vurgu yapan Yönter, “Kastamonu Şerife Bacıdır. Kastamonu Halime Çavuştur. Kastamonu kahramanlıkla yoğrulan bir yurdun; savrulmayan, düşmeyen, dimdik ayakta duran bayrağıdır. Milliyetçi Hareket Partisi ile Kastamonu gönülden bağlıdır. Kastamonu kaledir ve son yerel seçimlerde Kastamonu halkı gerekeni yapmıştır” dedi.

‘Cengiz Aygün beye teşekkür ederim’
Kastamonu’nun sorunları bizim sorunumuzdur diyen Yönter, “Özellikle atıl vaziyette olan Ballıdağ Hastanesi yeniden kullanıma açılacak. Pandemi sürecinde böyle bir girişim gerçekten takdire şayan. Göğüs Hastalıkları konusunda Süreyyapaşa Devlet Hastanesi’nden sonra Ballıdağ bilinirdi. Kastamonu’da elini taşın altına koyan Cengiz Aygün Aygün beye ve tüm Aygün ailesine teşekkür ediyorum. Burası yeniden şifa dağıtacak ve Türkiye’de parmakla gösterilen bir yer olacak” dedi.

Kastamonu halkını çok sevdiğini belirten Yönter, salgının yavaşlamasından sonra Kastamonu’yu ziyaret edeceğini ifade etti.

Tosya pirinci kilogramı 7 ila 13 liradan alıcı buluyor

 

Tosya pirinci kilogramı 7 ila 13 liradan alıcı buluyor

Tosya Ziraat Odası Başkanı Kadri Eken, ilçede yetiştirilen dünyaca ünlü pirinç çeşitlerinin 7 ila 13 liradan alıcı bulduğunu söyledi.
Eken, gazetecilere, Tosya’da bu yıl yaklaşık 9 bin dekar arazide pirinç üretimi yapıldığını belirtti.
Tosya’nın, Türkiye’nin önemli pirinç ekim merkezlerinden biri olduğuna işaret eden Eken, ilçede üretilen sarıkılçık ve akçeltik çeşitlerinin öne çıktığını vurguladı.
Eken, “Çeltik tarlalarımızın tamamında pirinç çeşitlerinin hepsi üretilebilirken sarıkılçık ve akçeltik çeşitleri sadece yukarı ova diye tabir ettiğimiz bölgede yetiştirilebilmektedir. Ilgaz Dağları’ndan gelen kar suyu ile beslenen Devrez Çayı’ndan sulanan arazilerimizde yetişen pirinçler, lezzeti bakımından hem ulusal hem de uluslararası platformda öne çıkmakta ve tüketiciler tarafından yoğun ilgi görmektedir.” ifadelerini kullandı.
Tosya pirincinin lezzetiyle de öne çıktığını dile getiren Eken, sarıkılçık ve akçeltik pirinçlerinin kilogramının 13 liraya, diğer pirinçlerin ise 7 lira ila 8,5 liraya alıcı bulduğunu sözlerine ekledi.

tosyahaber37.com

İNEBOLUSPOR DESTEK BEKLİYOR

 

İNEBOLUSPOR DESTEK BEKLİYOR

Hentbol denildiği zaman akla şüphesiz ilk başta Kastamonu ili geleceği aşikar.Hentbol dalında memleketimizi temsil eden takımlarımızın memleketimizin ismini büyük başarı ile duyurması bunun en güzel nedeni.
Memleketimizi Hentbol 2.liginde temsil eden Reis Gıda İneboluspor Erkek Hentbol takımının grubu belli oldu.2020-2021 sezonunda B grubunda yer alacak İneboluspor’un rakipleri; Alfa İhtisas Spor-1955 Batman Belediyespor-Sakarya Büyükşehir Belediyespor-Tatvan Belediyespor-Kızıltepe Spor Lisesispor-Yalavo Zirve Gençlikspor-Festival Halk Dansları Gsk ve Alanya Alaaddin Keykubat Üniversitesi takımları oldu.
15 Ocak tarihinde start alacak olan Hentbol Erkekler 2.liginde Reis Gıda İneboluspor’un tek hedefi 1.lige çıkmak.
Sosyal Medya ortamında yapılan açıklamaya göre; Reis Gıda İneboluspor’un hem Hentbol 2.liginde yer alacak olan hentbol takımının hemde Kastamonu Amatör liginde yer alacak olan futbol takımının formaları kulübe destek amacıyla satışa sunuldu.
Her zaman dile getiriyoruz yine belirtelim; Destek Destek Destek!
Destek olmadan olmaz.
İmkanlarımız dahilinde İneboluspor’a destek olalım.
2020-2021 Sezonunda memleketimizi Hentbol 2.liginde temsil edecek olan Reis Gıda İneboluspor’a oynayacağı tüm müsabakalarda canı gönülden başarılar diliyorum..

 

Kastamonu Birinci Haber / Spor Yazarı

YENEMİYORSAN YENİLME !

YENEMİYORSAN YENİLME !
Kastamonuspor’umuz bugün Gazi Stadyumunda Kırklarelispor’u konuk etti.Kıran kırana geçen karşılaşma 2-2 berabere sona erdi.Dünkü yazımda Kastamonuspor’dan puan almanın öyle kolay olmadığını futbolcularımızın sahada bunu göstermelerini tek isteğimiz olarak belirtmiştim.1-0 geriye düşmemize rağmen 2-1 öne geçtik ama skoru koruyamadık ve iki takımda puanları kardeş payı yaptı. Takımımızın golleri Hakan ve Oğuzhan’dan geldi.
Gmg Kastamonuspor sahaya; Sefa-Özgür-Hakkıcan-Faruk-Recep-Mert-Birkan-Harun-Oğuzhan-Hakan-Metincan ilk onbiri ile çıktı.
Karşılaşmada çift sarı karttan kırmızı kart gören Hakan Olkan 3 gün sonra oynanacak olan Vanspor deplasmanında cezalı duruma düştü.
İstatiklere baktığımızda ligin en az gol yiyen takımı konumunda olan Kırklarelispor, sadece Gmg Kastamonuspor’dan 1 maçta 2 gol kalesinde gördü.
Futbol’da altın kural yenemiyorsan yenilme.Kastamonu’nun Aslanlarını bugün gösterdikleri mücadeleden dolayı tebrik ediyorum.Ayağınıza yüreğinize sağlık..

Çaykapı Kavşağı’nda kaza; 2 ölü 2 yaralı

 

Çaykapı Kavşağı’nda kaza; 2 ölü 2 yaralı

D-100 karayolunda bu sabah saat 10:30 sıralarında Çaykapı kavşağında meydana gelen trafik kazasında 2 kişi hayatını kaybederken, 2 kişi de yaralandı.
Kaza; Çaykapı köyünden Tosya’ya gelmekte olan Hasan K. yönetimindeki 37 ET 045 plakalı araçla kavşakta beklediği sırada İstanbul istikametinden Amasya istikametine gitmekte olan İsmail T. idaresindeki 05 DN 052 plakalı aracın direksiyon hakimiyetinin kaybedilmesi üzerine orta refüje çarparak takla attıktan sonra kavşakta bekleyen 37 ET 045 plakalı araca çarpması sonucu meydana geldi.
Kazada kavşakta bekleyen aracın sürücüsü Hasan K. ile takla atan aracın sürücüsü İsmail T. olay yerinde vefat ederken, kavşaktaki araçta bulunan Zeliha K. ile takla atan araçta bulunan ve kimliği belirlenemeyen bir bayan yolcu da ağır yaralandı. Kaza sonrası olay yerine gelen sağlık ekiplerinin ilk müdahalesi sonucu yaralılar Tosya Devlet Hastanesi’ne kaldırılırdı. Cumhuriyet Savcılığınca kaza yerinde yapılan incelemenin ardından cesetler de Tosya Devlet Hastanesi morguna götürüldü.

tosyahaber37.com

 

Daday’da bir sağlamlık abidesi

Ballıdağ Sanatoryumu dendiğinde akla, sadece yakın zamanda kapatılmış bir sanatoryum, bir sağlık kuruluşu mu gelir? Yalnızca, Kastamonu’nun Daday ilçesinde, Ballıdağ adı verilen dağın oksijeni bol ormanları içinde göğüs hastalıkları hastanesi mi gelir ya da? Ki hafızasını taze tutanlar içim yakın bir geçmişte bakımsızlıktan, doktorsuzluktan muzdarip, yalnızlığa terk edilmiş, nice sonu belli olmayan bekleyişi yaşamış yitik bir efsane anlamı da taşıyabilir burası.

Ballıdağ Sanatoryumu dendiğinde akla, 1955’te başlayan bir efsanenin adı gelmeli. Müteahhitliğin henüz serpilmediği dönemin “dürüst ve kamuyu gözeten, hile hurdanın olmadığı, çalıp çırpmanın ahlaksızlık sayıldığı bir inşaat döneminin”  alnı açık bir anıt sembolüdür bu yapı. Taze bir nefes olmanın, ölü girenin yenilenmiş hayatıyla diri çıktığı,  konforun, ferahlığın, ışığın, güneşin, sağlamlığın Kastamonu’daki adıdır Ballıdağ Sanatoryumu.

Yolu düşürmüşken Daday’a, Kastamonu’nun sessiz efsanesi Ballıdağ Hastanesine uğradık. Geçen yıl yani 2008 Mayıs ayından bu yana işlev görmeyen hastane, çevresine saran o güzel ormanın bir parçası gibi sessizce birkaç yıl içinde kazanacağı yeni işlevini beklemenin sessiz merakına bürünmüştü. Son birkaç yılını umarsız bir bekleyişin içinde geçiren hastane, 2008 Mayıs ayında Kastamonu’ya taze bir soluk olan Hacette Üniversitesi’ne devir oldu. Şimdi bu dürüstlük abidesi olan yapı, Hacettepe’nin dokunuşu ile bir Anka Kuşu gibi yeniden küllerinden doğmayı bekliyor şimdi.

***

Hastane önüne geldiğimizde bizi Mehmet Ali Yılmaz (48) karşıladı. Sağlık Müdürlüğü personeli olan Mehmet Bey, hastane boşaltıldığında beri buranın bekçiliğini, bakımını yapıyormuş bir arkadaşı ile birlikte. Kendisi bu hastanede 1991 yılından bu yana çalışmakta. Dadaylı kendisi ve hem doğduğu hem de ekmek yediği Ballıdağ Sanatoryumuna gönülden bağlı birisi. Başlıyor bizi gezdirmeye hastanenin boş koridorlarında. Sessiz merdivenlerinde mobilyaları içinden sıyrılmış binada adımlarımız yankılanıyorken, boş koridorlarda hastalıklı yetersiz soluk alıp vermelerin çaresizliğinden, yenilenmiş hayata armağan nefeslerin serinliğinde anlatmaya başlıyor bize hastaneyi.

Sanatoryumda ilk dikkati çeken şey, nerden baksanız birkaç ay önce inşaatı yeni bitmiş de henüz teslim alınmış kadar yeni, güçlü bir bina olması. Sıvası ilk günkü kadar temiz, yüzeyinde en küçük bir dökülme yok. Öyle bir sağlam yapılmış, betonun da bir gram harcı ya da toprağı eksik değil ki, 9 şiddetinde deprem olsa bir santim oynamaz. Oysaki 1955’de başlamış da yapımı 1965’de sanatoryum olarak hizmete başlamıştı bu 45 yıllık maziye sahip bina. Şimdilerde, hastasından doktoruna, eşyasından evrakına kadar her şeyden sıyrılmış bu binanın odalarının ne karda büyük, koridorlarının ne kadar ferah, merdivenlerinin ne kadar geniş, pencerelerinin ne kadar ışıklı olduğuna hayranlıkla bakarak ilerlerken, neredeyse odaları kadar geniş olan en üst katın balkonuna yaklaşıyoruz.

Hayranlıkla diyorum çünkü hastanede her şey hastanın iyileşmesine, kendini iyi hissetmesine, hizmetin en iyi en sağlıklı biçimde verilmesine göre tasarlanıp hayata geçirilmiş.

Balkona çıkıp da o taze nefesli ormanın kıyısından Daday ovasına bir göz atınca çevredeki yeşil denizine karışan içine gökyüzünün de düştüğü mavi göletler her bir hastaya elbette ki hayatı, sağaltımı muştulamış olmalı diye düşünüyorsunuz. Hastanenin el değiştirmesi sonrasında buranın bir geriatri yani yaşlı bakım merkezi olması düşünülüyor sanırım. Yaşlılara bakılabilecek eşsiz yerlerden biri gerçektende. Her ne kadar dramatik bir durum gibi görünse de insanın hayatının son zamanlarını huzur içinde geçirmesi, yaratıcısının en güzel yansımalarından olan bu eşsiz doğada kendini bulması için çok da uygun bir yer.

***

Hastane, insan sesinden, eşya kalabalığından arınmış olsa da ne bir metruk görüntüyü ne de terk edilmişliğin trajedisini sunuyor. Dirayetle, hala ilk günkü gibi sağlam ve eksiksiz haliyle durduğunu görüyorsunuz. Çeşitli mekânlarını dolaşırken Mehmet Bey binanın sağlamlığını anlatmak için katlardan birinde yapılacak basit bir tadilat için hilti ile saatlerce uğraştıklarının örneğini veriyordu. Gerçekten de ben de sonradan eklenmiş kimi izlere baktığımda yapının ne kadar sağlam,  kamu ve devlet kaynaklarını gözeten ve yapılan işin mesleki ve toplumsal ahlakının hakkını verdiğini gösteriyordu.

***

Hastaneden aşağı inip ilçe merkezine geldiğimizde Ballıdağ Sanatoryumu’nun bir kamu yatırımı olarak “alnı açık, dürüst yapılmış olmanın anıtı” dışında ilçenin 1960’lar ile 1990’lara kadar bir sosyal çekim merkezini olduğunu da ilçenin eşrafından İlhan Kararkaş’la konuşmaya başlayınca öğreniyoruz.

İlhan Bey ilçenin yakın geçmişini yaşayan ve dimağında tutanlardan. Sanatoryumun ilk yapıldığında ilçenin de bir sanatoryum, bir sağlık kenti olarak şekil almasının tasarladığını belirtiyor. Hastanede konserlerin, filmlerin, birçok sosyal aktivitenin olduğunu, ilçeliler için sanatoryumun bir çekim merkezi olduğunu sözlerine ekliyor.

***

Şimdi sanatoryum birkaç yıl içinde geçireceği değişimi, gelecek güzel günlerini sessizce ama sapasağlam bekliyor. İçinde birçok anı, acı-tatlı yaşanmışlıkla. Uzun yıllar Kastamonu için marka olmuş bir yerdi. Çünkü Türkiye’de sadece iki yerde sanatoryum vardı. Ki Kastamonu neredeyse adı bile bilinmezken Ballıdağ Sanatoryumu tüm ülkece tanınıyordu.

Birkaç on yıl önce, kamuya ve devletin kendi kaynaklarına verdiği değer, meslek ahlakı ve yapılan işlerin yarına taşınması düşüncesi bu sanatoryumda vücut bulmuştu. Diğer yandan da ilçenin Kastamonu çıkışında yer alan ve mazisi henüz bir beş yılı doldurmamış, ilk önce hastane olarak yapılan, şimdi ise üstleneceği işlevi değiştirilmiş ve hala boş duran kamu yatırımına da bakınca bu sağlamlık anıtının değeri bir on kez daha katlanıyor.

 

MURAT KARASALİHOĞLU


CENGİZ AYGÜN : ” YANLIŞ ANLAŞILDIM “

 GMG Kastamonuspor Onursal Başkanı Cengiz Aygün, kulübün transfer yasağı, şirketleşme süreci, gelecekteki yapılanmasıyla ilgili önemli değerlendirmelerde bulundu. Kulübün şirketleşme süreci ile ilgili “Bu konuyu şu an için unuttum ve şimdilik gündemimden çıkarttım. Kastamonu için spor için düşündüklerimin farklı algılanıp değerlendirildiğini görerek unuttum. Buradan rant sağlayacağım dahi konuşuldu, böyle şeyler duyunca ben inciniyorum” diyen Cengiz Aygün, transfer yasağı konusunda ise ilin dinamikleriyle bir görüşme yapacağını ve sonra karar vereceğini söyledi.

GMG Kastamonuspor Onursal Başkanı Cengiz Aygün, kulübün transfer yasağı, şirketleşme süreci, gelecekteki yapılanmasıyla ilgili önemli değerlendirmelerde bulundu.
TV 366’da yayınlanan programda Yılmaz Acar Davut, Serkan Horuz ve Erkan Yılmaz’ın sorularını yanıtlayan Cengiz Aygün, transfer yasağı noktasında bazı toplantılar yapacaklarını söyledi.
Kulübün şirketleşme süreci ile ilgili ise Cengiz Aygün, “Bu konuyu şu an için unuttum ve gündemimden çıkarttım. Kastamonu için spor için düşündüklerimin farklı algılanıp değerlendirildiğini görerek unuttum. Buradan rant sağlayacağım dahi konuşuldu, böyle şeyler duyunca ben inciniyorum” dedi.
Cengiz Aygün’ün açıklamaları şöyle:
“Sezon başında sayın Valimiz Avni Çakır, Belediye başkanımız Galip Vidinlioğlu, Milletvekilimiz Metin Çelik, il başkanları Doğan Ünlü ve Emin Çınar, İGM başkanımız Güray Parçal ile yapılan toplantı sonunda ‘Transfer yasağını biz il olarak halledelim, siz de diğer bütün ödemeleri gerçekleştirin’ kararı çıktı ve kabul ettik. O günden bu tarafa takıma 3,5 – 4 milyon lira, belki daha fazla bir rakam harcadık. Bu takımın deplasman giderleriyle beraber aylık masrafı yaklaşık 300-400 bin lira arasında. Sezon sonuna kadar galibiyet primleri falan da ilave edildiğinde bu rakam 7,5 – 8 milyon lira civarında olacak. Sayın protokolümüz, transfer yasağının açılması için çok yoğun bir çaba sarf ettiler ama maalesef bu çabaya hiç kimse duyarlı olmadı. Sanki takım Cengiz Aygün’ün takımı. Takım benim takımım değil Kastamonu’nun takımı.”
“KENDİM İÇİN DEĞİL KASTAMONU’NUN SPORU İÇİN İSTEDİM”
“Sporun maddi problemini Kastamonu’dan komple kaldırmak için bir proje ürettim. Takımı A.Ş yapalım ama kamu bunun içinde olsun istedim. Belediyenin, Valiliğin ortak olduğu bir A.Ş yapalım istedim. Tesislerin bulunduğu araziyi değerlendirelim istedim. Tesisleri başka bir yere taşıyalım, bu arazi de bu kurulacak A.Ş’nin malı olsun, bu araziden gelen gelirler de tamamen Kastamonu’da spora harcansın dedik. Sadece futbola değil, hentbola da yardım ediyoruz. Basketbol, voleybol takımlarımız var, amatör takımlarımız var. Kastamonu spor kenti olmaya müsait bir il. Bu projeyi hep beraber yapalım dedik. Ama sonra baktım ki bu teklif yanlış değerlendirildi. İlde bir takım şeyler çıktı. Belediye başkanımız tamam dedi, canı gönülden istediğine de eminim, bir takım engeller de oldu herhalde, o da bana hayır demedi ama Belediye Meclis üyelerinde bir takım söylevler olmuş. Bunlar kulağıma geliyor. Ben de kimseyi üzmeyeyim, ben bu konuyu rafa kaldırayım dedim. Gerek yok. Ben kendim için bir şey istemedim ki. Ben Kastamonu için istedim, Kastamonu sporu için istedim. Biz her sene fabrikaların kapılarına gidip dilenene kadar… Sayın Valimizin kampanyasına 85 bin lira para toplandı, bunun dışında Hanönü’ndeki maden 350 bin lira kadar para desteği verdi. Bu takımın gideri çok yüksek.”
“AŞ KONUSUNU GÜNDEMİMDEN ÇIKARTTIM”
“İsmail Dikmenli’nin olduğu arazi Kuzeykent’te değerli bir arazi. Burası Kastamonuspor’a tahsis edilmiş bir yer. Bu değerli araziyi herkese açık bir ihaleyle müteahhite verelim, buraya inşaat-bina yapılsın. Gelsin Belediye burayı ihale etsin. Kat karşılığı müteahhit veya müteahhitler grubu yapsın, bunun karşılığında da Kastamonu Spor A.Ş’ye, tüm Kastamonu sporlarına buradan gelen bütün gelirler de eşit olarak dağıtılsın. Tüzüğe de şu konsun: Buradan hiç kimse, hiçbir şekilde gelir elde edemez. Ne Belediye, ne Özel İdare ne de Kastamonu futbol kulübü. Gelirler eşit şekilde Kastamonu’da spor için harcansın. Ayda ne kadar olursa olsun para girişi olursa, bu Kastamonu’yu rahatlatır. O zaman Süper Lig hedefleri koyarız. 21 milyon para harcamışım, hala takımın 17 milyon borcu var. Şu an hala takım geçmiş borçlarını ödüyor. Sayın Belediye Başkanı sağ olsun yapalım edelim diyor ama şu an ortada bir şey yok. Bir şeyin olmadığı yerde tekrar 13-14 milyon harcayacağım, ortada bir şey olmayacak, seneye bir daha harcayacağım… AŞ konusunu şu an için unuttum, gündemimden çıkarttım. İlim için, spor için düşündüklerimin farklı algılanıp değerlendirildiğini görerek onu unuttum. Buradan rant sağlayacağım dahi konuşuldu, böyle şeyler duyulunca ben inciniyorum. Kastamonu tarihinde bir delikanlı çıksın da koyduğum parayı almayacağım desin. Eski Belediye Başkanımızın döneminde Kastamonu’ya iş yapıp, paralarını hibe yapan insanlar sonra gelip kendini alacaklı yaptılar. Ayıptır, yazıktır, günahtır. Şimdi ben bunları mı ödeyeyim? Ben bunları konuşmak, kimseyi kırmak incitmek istemiyorum, eğer mesele Kastamonuspor ise ben elimi taşın altına koydum. Bana borçsuz harçsız bir takım gelseydi bu takım Süper Lig’deydi. Şimdi manzaraya bakıyorum hiçbir hareket yok, sadece konuşuyoruz. Konuşalım ama gerçekleri konuşalım, gerçekleri konuşursak doğruyu buluruz. Kanun gereği dernekler yasasından çıkacak bir gün mutlaka A.Ş olacak ama bu şartlarda hangi şartlarda gelir de bu kadar borçla takım satın alır? Kendi adıma elimden geleni yaptım, yapmaya da devam edeceğim. Kovid’den dolayı kongre yapılamıyor, kongre yapma şansımız yok. Ana hedefim Kastamonu’yu mutlaka 1’inci Lig’e ve Süper Lig’e çıkartmak ama buna biz il olarak ne kadar hazırız? İlden hiç destek görmeyen bir takım ne kadar yürüyebilir?”
TRANSFER YASAĞI
“Şu anda transfer yasağını açacak olursak 9 buçuk milyon transfer yasağı için lazım. 2, 2 buçuk milyon da transferler için lazım 13 milyon. Pazarlıklarla 10 milyona indirdik diyelim, borcumuz yine katlanacak. Seneye yine harcanacak. Önümüzdeki günlerde ile geleceğim, muhteşem bir adam olan Sayın Valimiz, güzel adam Belediye Başkanımız, Doğan Ünlü, Emin Çınar, Güray Parçal, Metin Çelik ile hatta mümkünse CHP İl Başkanımız ve vekilimiz katılsın isterim. Oturup konuşacağız. Ondan sonra da bu konuda son kararımızı vereceğiz. Ne yapacağımıza onlarla karar vereceğiz, ben onların ricasıyla devam ettim. Bu işi de bırakmayacağız. Bu kulübe hiçbir şey olmaz merak etmeyin. Bu kulüp birkaç sene sonra öyle bir hale gelecek ki o zaman bütün hedefleri ortaya koyarız. Bunun için ilin bazı dinamiklerinin de taşın altına elini sokması lazım. Sadece Cengiz abileriyle olmaz. Hep beraber bir formül bulalım. Ne yapılması gerekiyorsa mantıklı doğru olmasını yapacağız. Şu an transfer açılmayacak da demiyorum açılacak da demiyorum. Burada önemli olan takım, takımın geleceği.”
ESKİ FUTBOLCU ALACAKLARI
“Eski futbolcu kardeşlerimizin alacaklarının bir kısmı gerçekten haklı, bir kısmı da bir maç oynamış 300 bin lira alacağı var. Takım olarak o kadar haince her şeyin altına imza atılmış ki, bir maç oynamış futbolcunun bile yüzbinlerce alacağı gözüküyor. Öylesine alınmış, rasgele sözleşme imzalanmış ve gönderilmiş. Eğer ilin abisi olmasam geçmişi masaya yatırırım ve geçmişteki herkes adalet önünde hesap verir. İnanın geçmişte yapılanlar haince. Herkes kötü niyetli demiyorum. İyi niyetle de yanlış şeylere imza atılıp kulüp borçlandırılmış. Bu işi üstlendikse elimden gelen her şeyi yapacağım. Ama benim sokağa atacak da param yok. Bütün imkanlarımıKastamonuspor’a kullanmak da adil değil.”
“GÖNLÜM ALT YAPIYA ÖNEM VERMEKTE”
“Benim gönlüm takımı ligde tutmak, alt yapıya önem vermek.Kastamonu futbolcu üreten bir yer olsun. Bir yıl iki yıl sıkıntı yaşayalım önemli değil. Allah ömür verirse bunlar geçer. Alt yapımızı kuvvetlendirelim, alt yapıya Anadolu’da her yerden toplayalım, Kastamonu’nun çocuklarını toplayalım. Amacım bu. Bu gençleri toplayalım, hazırlayalım, aslanlar gibi çocuklarımız olsun. Onun için tüm masrafı yapmaya hazırım. Kimseden de para istemiyorum, her şeyini ben yapacağım. Ama o zaman bileceğim ki ilimin aslan gibi çocukları yarın her yerde forma giyecekler. Kastamonu kendi alt yapısını oluşturmalı, güçlü tutmalı. O zaman bu borçlar hiçbir şey değil. Biz teknik heyetle yaptığımız toplantıda da buna yönelelim dedik. Önceliğimiz alt yapıya gerçekten önem vermek, sinyallerini de önümüzdeki günlerde göreceksiniz.”
GMG Kastamonuspor

Radyoloji Uzmanı Koronavirüsden Hayatını Kaybetti

 

Kastamonu’muzda özel bir hastanede görev yapan Radyoloji Uzmanı  Mustafa Vedat Gök Ankara’da  Covid-19 nedeniyle hayatını kaybetti.
Ailesine ve tüm sağlık camiasına başsağlığı diliyoruz.

Devrekani Yeni Bir Hizmet Binasına Daha Kavuştu.

 Devrekani Yeni Bir Hizmet Binasına Daha Kavuştu.

26 Temmuz 2018 tarihinde ihalesi yapılan Toplum Sağlığı Merkezi,5 Hekimli Aile Sağlığı Hekimliği ve Acil Sağlık Hizmetleri İstasyonu Hizmet Binası tamamlandı.Geçiçi hizmet binasında hizmet vermekte olan Toplum Sağlığı Merkezi yeni hizmet binasına taşınarak hasta kabulüne başladı.İlçe halkımızın bilgisine sunulur.

Devrekani Medya

Devrekani Yeni Bir Hizmet Binasına Daha Kavuştu.

İYİ Parti’ye Katılımlar Devam Ediyor

  İYİ Parti’ye Katılımlar Devam Ediyor   Paylaş   Tweetle   Paylaş   Gönder İYİ Patri Kastamonu İl Başkanlığı Sosal Medya hesabından yapılan...